DİKKAT VÜCUTTA KALICI HASAR BIRAKABİLİYOR

Çankırı’da, sonbaharda mantarlar vatandaşlardan yoğun ilgi görmeye başladı. Zehirli mantarların sebep olabileceği sorunlarla ilgili vatandaşlara uyarılarda bulunan Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, mantarların zehirli ve zehirsiz türlerinin birbirine çok benzediğine dikkat çekti. Zehirli mantarların tüketimi, ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğine dikkat çeken Sarıkaya, “Mantar gördüğümüzde aklımıza takılan ilk soru ‘acaba zehirli midir’ sorusudur. Mantar zehirlenmeleri genellikle zehirli olan mantarların yanlışlıkla zehirsiz olarak algılanması sonucu ortaya çıkar. Çünkü şekil ve renk olarak birbirine tıpa tıp benzeyen değişik mantar türleri mevuttur. Örneğin zehirli bir tür olan Amanita türleri zehirsiz olan Agaricus türleri ile rahatlıkla karıştırılabilir. Dünya çapında 10 binden fazla mantar türü vardır, ancak bunlardan sadece 50 ila 100’ü potansiyel olarak zehirlidir. Mantar zehirlenmeleri genellikle toksik etkiler hafif veya orta dereceli şikayetlerle sonuçlanır, ölümler nadirdir. Mantara bağlı ciddi toksisite veya ölüm daha çok yetişkinlerde görülür. Aynı mantar yemeğini yiyen kişilerin hepsinde zehirlenme olmayabilir. Bir kişide hiçbir şikayet olmazken diğerinde ölüme kadar varabilen ağır durumlar gelişebilir. Bu durum yenilen zehirli mantarın miktarına veya zehirsiz mantar içine karışmış bir veya birkaç zehirli mantarın yemeği yiyen herkese isabet etmemesinden kaynaklanır” dedi.

Mantar zehirlenmesi belirtilerinin 2 ila 6 saat sonra ortaya çıkabildiğini söyleyen Dr. Sarıkaya, “Bulantı, kusma, sersemlik, ishal, ateş, nabız artışı, karın ağrısı ile daha sonra karaciğer ve böbrek bozuklukları ile bu organların bozukluklarına bağlı belirtiler şeklindedir” ifadelerini kullandı.

Zehirli mantarların ölüme sebep olabileceğini vurgulayan Dr. Sarıkaya, “Zehirlenme belirtilerinin fark edilmesi sonrasında en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Zehirlenmeler konusunda 114 numaralı Ulusal Zehir Danışma Merkezinden bilgi alınabilir. Mantar zehirlenmesinin tehlikeli olduğu, alınan toksik doz, emilim için geçen süre süre ve diğer kişisel faktörlere göre ölümcül ya da vücudumuzda geri dönüşümsüz hasar bırakabileceği unutulmamalıdır” şeklinde konuştu.